ÇANKIRI MEVLEVİHANESİ’NİN TARİHÇESİ GEÇİRDİGİ SON RESTORASYON VE GÜNÜMÜZDEKi KONUMU
Feridun ATA
GİRİŞ
Mevlevilik, yüzlerce yıl Türk-İslam kültürü içinde önemli bir yere sahip olmuştur. İnsanlara telkin etmiş olduğu sevgi, birlik ve beraberlik ruhu, toplumun bütünlüğüne yönelik verdiği mesajlar her seviye ve düşünceden insanların dikkatini çekmiştir. Bu özelliği sebebiyle Türk sultanları, beyleri ve devlet adamları Mevleviliğe gönül vererek, onun akidelerini yaşamaya ve yaşatmaya çalışmışlardır. Hz. Mevlana’nın ölümünden sonra (17 Aralık 1273} dostları, sevenleri ve yakınlan tarafından teşkilatıandırılan Mevlevilik tarikatı dar bir bölgede kalmayıp fetihlerle beraber ·daha geniş coğrafyaya yayılmıştır. Özellikle Mevlevi şeyh ve dervişleri, fetihlerle genişleyen coğrafyanın vatan haline getirilmesinde ve buralarda Türk-İslam kültürünün yerleşmesinde önemli görevler ifa etmişlerdir. Anadolu’ da, Balkanlar’ da, Ortadoğu’ da ve Kıbrıs’ta her din ve coğrafyadan insana yön vermişlerdir. Onlara ahlakın, faziletin, ümidin prensip hale getirilmesini tavsiye etmişler, aralarında fark gözetmemişlerdir. İslam dininin temel değerlerinin öğreticisi olmuşlardır. Böylece kendine has bir ekol geliştiren Mevlevilik zamanla müesseseleşmiş; Melevihane, Mevlevi Dergahı, Mevlevi Tekkesi, Mevlevi Asitanesi gibi isimlerle anılmışlır.