ESKİŞEHİR MEVLEVÎHANE’Sİ
Hasan Hüseyin ADALIOĞLU
ÖZET
Eskişehir ve civarı 12. yüzyılın ikinci yarısında, yani II. Kılıçarslan (1155-1192)’ın saltanatı döneminde, Anadolu Selçuklu Devleti’nin sınırları içine alındı. Bu dönemden itibaren bir uç kenti olarak iskan edilmeye başlandı. Ancak Eskişehir’de Mevlevîliğin, kurumsal olarak başlangıç tarihi 16. yüzyılda Osmanlılar dönemine rastgelmektedir. Mevlevîhane’nin faaliyette bulunduğu mekan da Osmanlı Devleti vezirlerinden Çoban Mustafa Paşa tarafından tesis edilmiştir. Eskişehir Mevlevîhanesi, Eskişehir Odunpazarı semti, Paşa mahallesinde bulunan Kurşunlu Külliyesi içinde yer almaktadır. Kurşunlu Külliyesi cami, şadırvan, zâviye (medrese), talimhane, düşkünler evi, imaret, mevlevî şeyhlerine ait türbe ve iki kervansaraydan oluşmaktadır.
Eskişehir Mevlevîhanesinin kurulduğu 16 yüzyıldan 19. yüzyıl başlarına kadar olan dönemle ilgili; bir vakfiyede geçen Halil Efendi’nin şeyh tayin edilmesi dışında, elimizde bilgi mevcut değildir. Mevlevîhane 19. yüzyılın ortalarında Hasan Hüsnü Dede’nin hükümete baş vurarak, şeyhliğin babasından kendisine intikal ettiğini söylemesi üzerine, yapılan tetkikler sonucunda, 21 Kasım 1865 yılında düzenlenen bir beratla Hasan Hüsnü Dede’ye tevcih edilmiştir. Daha sonra Hasan Hüsnü Dede’nin oğulları meşihate geçmiş ve mevlevihane tekke ve zaviyelerin kapatılmasına dair kanunun çıktığı 1925 yılına kadar faaliyetlerini sürdürmüştür.