19 Mart 2010
İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Çıpan, düzenlediği basın toplantısında, Mevlana Müzesi’ndeki restorasyon çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.
Çıpan, Mevlana Külliyesi’ndeki semahane, mescit ve derviş hücrelerinin 16. yüzyılda inşa edildiğini belirtti. 1925 yılında tekke ve zaviyelerin kapatılması üzerine 1927 yılında Atatürk’ün isteğiyle ‘Konya Asar-ı Atika Müzesi’ adıyla türbenin hizmete açıldığını dile getiren Çıpan, türbenin 1954 yılında yeni bir düzenleme ile ‘Mevlana Müzesi’ adını aldığını hatırlattı. Çıpan, Topkapı Müzesi’nden sonra en çok turist ağırlayan Mevlana Müzesi’nde rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerinin onaylanmasının ardından çalışmaların başladığını belirtti.
Derviş hücrelerinde kubbelerin üzerindeki fazla molozların atılarak kubbe kemerlerinde oluşan baskıların kaldırıldığını anlatan Çıpan, şu bilgileri verdi: “Derviş hücrelerinin duvarlarındaki çürümüş ahşap hatıllar değiştirilerek yerine yenileri konuldu. Hücrelerin dış duvarlarının derzleri tamamen sökülerek, Horasan harcı ile yenilendi. Dervişan kapısının dış kısmında güney yönde üst bölümde bozulmuş olan taşlar değiştirildi. Kubbelerin üzerindeki kurşun örtü kaldırıldı, restorasyon çalışmaları bittikten sonra yeniden kapatılacaktır. Hücrelerde bulunan ocak bacalarının kulelerinin tamiratları yapılacaktır.”
Kazılar sırasında, hücrelerin birleştiği geçiş noktasının altında eskiden kullanılmış orijinal su şebeke sisteminin ortaya çıkarıldığını bildiren Çıpan, şunları kaydetti: “Derviş hücrelerinin orijinal iç duvarlarına ulaşıldı, hücrelerin her birinin iç kısmı 45 ile 165 santimetre kazıldı, kemer aralıklarının duvar temelleri tespit edildi ve özgün malzemeyle tamamlandı. Yapılan kazı çalışmaları sonucunda derviş hücrelerinin orijinal zeminine ulaşıldı. Kasnak sistemine ulaşmak için kubbelerin üzerindeki fazla molozlar atıldı, kubbe kemerlerinde oluşan baskı kaldırıldı. Kubbelerin dış kısmında yapılan çalışmalarda orijinal durumu bozulmadan kubbe kasnağının kirpi saçakları tespit edildi ve diğer kubbe kasnakları buna göre yenilendi.”
Restoresyon başladıktan sonra yeni bir tadilat projesine ihtiyaç duyulduğunu ve bu nedenle çalışmaların biraz uzadığını söyleyen Çıpan, derviş hücrelerinin orijinal durumuna dönüştürülerek bağımsız birer oda haline getirileceğini ifade etti.
Mevlana Müzesi’ndeki mevcut giriş turnikelerinin kaldırılacağını belirten Mustafa Çıpan, girişlerin daha rahat olması için bahçe duvarının yıkılarak turnike sistemi kurulacağını, çıkışların da gül bahçesinde halen kapalı tutulan kapıdan yapılacağını dile getirdi.